MAVİRÜZGAR
  Kore Dili ve Edebiyatı
 
Kore Edebiyatı
Büyük Larousse

Eski Kore Edebiyatı
Bu edebiyat, İ.S. 1. yy.'dan 1905'e dek uzanan bir döneme yayılır ve yerel dili, Çin harfleriyle gösterme düzeni olan idu ile yada 1446'da bulunan Kore ABC'si Hangul yardımıyla eski Kore dilinde yazılmış yapıtları, bir de Kore dilinde değil de, klasik Çinceyle kaleme alınmış yapıtları kapsar.

Şiir

Her zaman bestelenmiş ve şarkı olarak sölenmiştir. İlk Kore şiirlerine hyang ga (kır şarkıları) denirdi; idu ile yazılmış yalnızca 25 tanesi elimize geçmiştir. Bu Mattung'un şarkısı bibi kısa tekerlemelerin buddha ya da konfuçius kökenli daha yüce esinli yapıtlarla bir arada bulunduğu 4, 8 ve 10 dizeli yapıtlardan oluşmuş oldukça karışık bir bütündür.
Hyanggalar'ın çoğu, VI. ve X. yy.'lar arasında, Şilla döneminde yazılmıştır. Onu izleyen dönemde, Koryo hanedanı zamanında (918-1392) egemen tür Cangga'dır (uzun şarkı). Bunlar, her dizesi genellikle 3 hecelik 3 gruptan oluşan ve uzunluğu (10-50 dize) değişen şiirlerdir. Gyong-gi üslubundaki şiirler, yazarları Konfuçiusçu seçkinler tabakasından aydınlar olan Cangga'nın bir türüdür. Konular daha felsefi ve ağırbaşlı bir sadeliktedir. En ünlü Canggalar'ın bazıları şunlardır:
  • Sogyong pyılgok (Pyongyang'ın şarkısı),
  • Dong Dong (Dört mevsim için od),
  • Çongsan pyolgok (Yeşil dağların türküsü),
  • Kasiri (Gidecek misin?)
Bu şiirlerin yazarları bilinmektedir
Eski edebiyatın en son dönemi olan Li ya da Yi hanedenı zamanında (1392-1910) iki şiir türü göze çarpar. Bunlar Sico ve Gasa'dır. Sico'nun en yaygın türünde 3 dize vardır; yapısı şöyledir:
a) 3-4-3 / 4-4
b) 3-4-3 / 4-4
c) 3-5-4-3
İki iki dizede konu geliştirilir; üçüncü ve dördüncüde, genellikle mizah ya da hüzünle yüklü özgün ve beklenmedik bir biçimde sonuca varılır. Önceleri seçkin tabakaya özgü olan Sico, kısa sürede toplumun tüm sınıfları arasında yayıldı. Bu, kuşkusuz en tanınmış şiir türüdür ve Japonlar'ın Haiku'suyla karşılaştırılabilir. Korelilerin en değer verdiği Sico'lar amiral Li Sun-Sin ve kadın şair Huang Cin-İ'nin Ssicolarıdır.
Şiirdeki duygusallığın anlatımı Sico'nun özlü anlatımıyla sınırlanamayacağı için, Li hanedanından başlayarak Koryo Gyong-gi'sine dayalı şarkı ve dans "sözleri" olan Gasa geliştirildi. Bu türün getitdiği tek kısıtlama uyarınca, her dize dört heceli iki grup içeriyordu, ama dize sayısı sınırlanmamıştı ve bazı Gasa'lar yüzlerce' hatta binlerce dizeden oluşuyordu. Önceleri lirik nitelikli olan ve neredeyse yalnızca doğa güzelliklerini betimleyen Gasa'lar, özellikle XVI. yy. sonundaki Japon ve XVII. yy. başında da Mançu istilalarından sonra, daha gerçekçi ve "millyetçi" bir içerik kazandı

Roman
Eski Kore edebiyatında ilk roman, Yi Kyu – bo'nun (1168-1241) yapıtı Bengun sosol'dur (Beyaz bulutun romanı). Ama o dönemde "roman" (sosol), Çince şiirlere ve şairlere ilişkin öyküler derlemesi demekti. Buna, XVII.
yy.’a dek çok rağbette olan peguan türü deniyordu. Peguan ile daha sonraki ürünler arasında yer alan başka önemli bir yapıt da Gımo sinhua'ydı (altın kaplumbapanın yeni öyküleri). Bu yapıtların tümü Çince yazılmıştı. Kore dilinde ilk roman ancak 1705'te yazıldı; adı Hong Kil-tong con (Hong Kil-tong'ın öyküsü) olan ve Çinli bir yazarın yazdığı Şueihucuan'dan (Su Kenarında) esinlenmiş bu romanın yazarı Ho Gün'dü. Bu yapıtta, bir bakanın evlilikdışı oğlu olan Hong Kil-tong'un, gayri meşru çocuklara karşı uygulanan ayrımcı politikayı protesto etmek için çete reisi olması anlatılır.
En yaygın öbür konular, çoğunlukla, âşık olma, nikâhlı karıyla nikâhsız karı arasındaki çatışmalar, Saray'daki karışık entrikalardı.
Anlatım düzdü ve Konfuçiusçu ahlaka uygundu: Kötülük cezalandırılır, iyilik ödüllendirilirdi. Çoğunlukla yazım tarihi ve yazarın adı hakkında bilgimiz yoktur, çünkü Çin şiirine tutkun seçkinler için, "halk" diliyle bir roman yazmak utanç verici bir girişim, en çok, vakit geçirmeye yarayan bir işti. Kore romanının başyapıtlarından Kim Man-Cung'un (1637-1692) Zen Buddhacılıktan esinlenen Ku un mong'unu (Dokuz bulutun rüyası) ve yine aynı yazarın nikâhlı bir karıyla nikâhsız karı arasındaki mücadeleyi anlattığı Sasi namcong gi'sini (Dame Sa’nın güneyine yolculuk anmak gerektir.
Çunhyang con (Çunhyang'ın öyküsü), Kore romanını başyapıtıdır. Bu romanda genç bir aristokrat olan Yi Mongyong ile bir giseng'in kızı olan Çunhyang (kokulu ilkbahar) arasındaki aşkın, toplumsal engelleri ve devlet görevlilerinin çürümüşlüğünü nasıl aştığı anlatılır. Öbür ünlü romanlar gibi, Kuangde'nin şarkılaştırdığı anlatı olan pıansori'den çıkmıştır; Kuangde, tamburuyla dolaşan bir tür halk azanıdır. Bu, klasik Kore tiyatrosu olarak adlandırılabilecek tek edebi gösteridir. Geriye kalanlar, yani maskeli danslar ve kukla gösterileri folklor kapsamına girer.

1945'den Önce Modern Kore edebiyatı
1905'te ortaya çıktı ve yapıtlar, konuşma diliyle yazılmaya başlandı. 1906'da Hyöl-ıy nu'nun (Kanlı gözyaşları) Yi İn-cik tarafından yayımlanması "Yeni Kore Romanı"nın başlangıcı sayılır. Buna paralel olarak, "yeni şiir" de, Çe Nam-Son ve 1908'e doğru yayımlanan şiiri Heegeso-Sonyonege ile (Denizden genç adama) başladı. Önceleri bu, Kore halkına batı tipi modernleşmenin temellerini aşılamayı görev edinen bir "öğüt edebiyatı"ydı, ama çok geçmeden genç yetenekler ortaya çıktı . "Konuşma" dilini kullanan bu edebiyat başlıca iki eğilim arasında kaldı:
Bir yandan, geleneksel toplumun çürümesini ve Japon sömürgeciliğini üstü kapalı bir biçimde eliştiren ve çoğu kez aşırılığa kaçan gerçekçilik; öte yandan, Kore'yi olanca saflığı ve güzelliği içinde koruyan kırlık alanlara kaçış, toprağa dönüş Yi Guang-Su, Kim Dong-İn, Yom Sang-Sop, Hyon Cin-Gon, Na Do-Hyang gerçekçilik akımının büyük adlarıdır. Yi Hyo-Sok ve iki ünlü şair, Kim So-Vol ve buddha papazı Yong-Un "Kaçış" akımının en iyi yazarıdır.

1945'ten sonraki modern edebiyat
Modrn Güney kore edebiyatı, savaş öncesi edebiyatın, aynı zamanda avrupa, Amerika ve Japon etkisinin uzantısıdır. Kuzey kore edebiyatı, Kim İl –Sung'un şu özdeyişiyle özetlenebilir: "Edebiyatlarımız ve Sanatlarımız, gerçekten Parti'nin, Devrim'in ve halkın edebiyatı ve sanatı olmuştur; bunlar, emekçilerin komünist eğitimi için güçlü bir araç niteliği taşırlar."

Kore Dili (Korece)
Büyük Larousse

Korece, Kore'de konuşulan dil.
Kore'nin ulusal dili olan bu dil ayrıca Japonya’ya göç etmiş 690.000 Koreli tarafından da konuşulur. 6 yerel öbek ayırt edilen lehçeler bugün de etkin biçimde kullanılır. Bu lehçeler, standart kilden, vurgulama, sözlük ve sonekleme özellikleriyle ayrılır. Standart Korece, Seul'de kullanilan ağız temel alınarak standart biçim listesidir.
Korecenin tarihi pekiyi bilinmez ve kalıtsak ilişkileri tartışmalıdır. Bitişimli bir kil olduğundan altay ailesine bağlanması önerilmiştir. Japoncayla bir akrabalığı olduğu da ileri sürülmüştür; ama iki dilin dilbilgisel dizgeleriyle benzerliklerin çok sayıda olmasına karşın ses yapıları birbirinden çok uzaktır.
Korecede sözcük, bir kökten ve tümcedeki sözdizimsel işlevi gösteren soneklerden oluşur. Ama cins ve sayı kategorileri belirgin değildir. Tamlayan her zaman tamlanandan önce gelir. Bildiri yöneltilen kişinin toplumsal konumuna göre kulanılan saygı bişimlerinin önemini de belirtmek gerekir. Sözlük, tarih boyunca Çinceden çok etkilenmiştir; günümüzde, özellikle teknik alanda Japoncanın etkileri görülmektedir.
Korece Ki hanedanının beşinci kralı Kecong'un, Çinceden aktarılan eski ideografik dizgeleri (idu) değiştirtmekle görevlendirdiği bir bilginler topluluğu tarafından 1446'da bulunan özgün bir ABC'yle (hangul) yazılır. Bilgileri artık işe yaramayan yazıcılar bu durumu içlerine sindiremediklerinden Çince ideogramlar kullanmayı sürdürdüler. Bu nedenle de yeni ABC büyük güçlüklere benimsedi (XX. yy.başı). Bu, 24 harfli (özellikle ikili ünlüler) bir araya gelebilir.

 
 
  Bugün 19 ziyaretçi (25 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol