Japonca (???, Nihongo) : Dünya üzerinde başta Japonya olmak üzere ve diğer ülkelerde yaşayan Japon göçmen toplulukları tarafından konuşulan bir Uzak Doğu dilidir. Japonca birçok lehçeye sahiptir. Birbirine yakın olan anakara lehçelerini dört öbekte inceleyebiliriz. Fakat Ryukyu Adalarında (??) konuşulan lehçeler hem kendi aralarında hem de anakara lehçeleri ile büyük farklılıklar göstermektedir. Öyle ki; bazı farklı lehçelerde konuşan Japonlar birbirlerini anlayamaz. Günümüzde bu lehçe farklılıklarını gidermekle ilgili çalışmalar sonuç vermeye başlamıştır. 1868 Meiji Restorasyonu ile birlikte dil konusunda büyük reformlar yapılmıştır. İlköğrenim hızla yaygınlaştırılmış ve okullarda Tokyo lehçesine dayalı eğitim verilmiştir.
Tarihi : Bugün en çok kabul gören görüşe göre ilk Japon dili lehçeleri 5 bin yıl önce Korece'den türemiştir. Dilbilimciler Japonca'nın tarihini dört dönemde incelerler: Eski Japonca (8. yy'a kadar), Geç Dönem Eski Japonca (9-11. yy), Orta Japonca (12-16. yy) ve Çağdaş Japonca (17. yy sonrası). Bu dönemler boyunca dilin dilbilgisi diziliminde önemli bir değişiklik olmamıştır. Fakat söz dağarcığı önemli ölçüde değişim göstermiştir.
Japonca ilk dönemde sadece bir konuşma diliydi. Bir alfabeye sahip değildi. Ancak 3. yy'da Çin'den, Kanji (??) denilen harflerden oluşan yazı sistemi alınarak Japonca'ya uyarlanmıştır. Dolayısıyla yazılı Japon Edebiyatı da 3. yy sonrasında ortaya çıkmıştır. Zamanla Kanjilerden Hiragana ve Katakana hece alfabeleri türetilmiştir.
Alfabeleri : Japonca yazıda ikisi ses değeri olan, biri anlam değeri olan, üç çeşit abece iç içe kullanılır. Japon sesçil abecelerin adları Hiragana ve Katakana dır. Hiragana ve Katakana'nın her biri 50 kadar "harf" içerir. Her bir "harf" bir heceyi temsil eder. Hiragana ve Katakana aynı sesleri ifade eder ancak harfleri farklırdır. Bu iki abece Çin karakterinin bir kısmının zaman içinde daha yalın şekiller almasıyla ortaya çıkmıştır.
Kanji olarak anılan Çin yazaçları (karakterleri) de Japon yazısında yoğun olarak kullanılır. Japon yazı dilindeki çoğu sözcük (ad, eylem, sıfat) Kanji ile yazılır. Yazıda rastlanan Kanjilerin %95 ini 2,000 kadar Kanji karşılar, ancak toplamda 40,000 den fazla Kanji vardır. Japonca'da boşluk kullanılmaz, sözcükleri ayırt etmek için Kanjiler gereklidir. Japonca'da özgün seslerin azlığı nedeniyle sıkça rastlanan sesdeş (telaffuzları aynı olan) söcükleri ayırt etmede de Kanjilerden yararlanılır.
Hiragana hece abecesi genelde dilbigisel işlevleri yazıya dökmek için kullanılır. İlgeçler konusunu işlerken bunu göreceğiz. Çok nadir bir Kanjisi olan sözcükler, ağırlıkla konuşma dilinde kullanılar ifadeler ve yansıma (temsil ettiği varlığın çıkardığı sesin taklidi) sözcükler de Hiragana ile yazılır. Japonca'ya yeni başlayanlara ve ilkokul çocuklarına bilmedikleri Kanjilerin yerine Hiragana yazılışları öğretilir.
Katakana da aynı ses kümesini ifade eder, ancak genellikle batı dillerinden gelme yeni sözcüklerin yazımında kullanılır.
* Hiragana - Temel Japon hece abecesi. Genelde dilbigisel işlevlerle ilgili olarak kullanılır. Nadir rastlanan, kullanılmayan kanjilerin okunuşlarını göstermek için veya bunların yerine tutmak üzere de kullanılır.
* Katakana - Genel olarak Kanji karşılığı olmayan yabancı kökenli sözcüklerin yazımında kullanılan bir abece.
* Kanji - Çin yazı sisteminin Japonca'ya uyarlanmış halidir.
Ses Vrugusu : her Hiragana karakteri (ve Katakana eşdeğeri) ünsüz - ünlü yapısındaki bir heceye karşılık gelir.
ve
harfleri özeldir (buna daha sonra değineceğiz). Bu sesler sistemi harflerin sesletimini tereddüte yer bırakmaksızın tamamen açık kılar. Ne var ki hecelerin basit oluşu Japonca'nın telaffuzunu çok basit yapmaz. Gerçekte, hecelerin bölünmez yapısı ses vurgusu sorununa yol açmaktadır.
Tiz ve pes seslerin vurgusu konuşma dilinin çok önemli yanıdır. Örneğin, sesdeş sözcükler aynı şeklide yazılsalar dahi hafif tonlama farkıyla farklı telaffuzlara sahip olabilirler. Düzgün ve doğal bir telaffuzun önündeki en büyük engel yanlış ses vurgusudur. Birçok öğrenci doğru vurguya dikkat etmeksizin konuşur, neticede bu konuşma tarzı kulağa doğal gelmez (bilindik yabancı aksanı). Vurguları ezberlemek veya bir kural çıkarmaya çalışmak, vurgunun mevcut bağlama veya lehçeye göre değişebileceği için faydalı değildir. Japonların konuşmalarını dikkatlice dinleyip taklit ederek vurgulara dair genel bir his geliştirmek en pratik yaklaşımdır.
Hiragana Nedir?
Hiragana temel Japon fonetik abecesidir. Japonca'daki her sesi karşıladığından Hiragana aslında Japonca'nın yazıya aktarılmasında tek başına kullanılabilecek bir abecedir. Ancak Japonca'da boşluk kullanılmadığından ve çok sayıda sesdeş sözcük bulunduğundan sadece Hiragana ile yazılmış yazılar çözmesi zor, çoğu durumda anlamları yoruma açık yazılardır.
Aşağıda Hiragana ile birlikte ona yakın söyleyişteki türkçe hece karşılıkları verilmiştir. Japonca kitaplarda yazının geleneksel yönü yukarıdan aşağıya ve sağdan sola doğrudur. Yani yazı sütunlar halinde sağdan sola doğru yazılır. Ancak günümüzde batının etkisiyle yazının alışık olduğumuz yönde de yazıldığı da olur. Yazıdaki bir diğer önemli husus da Kana ve Kanji yazaçların (karakterlerin) yazımındaki izlerin sırasıdır. Her yazacın belli sayıda [fırça] izi vardır ve bunlar belli bir sırada gelir. El yazısı harfler daktilo harflerinden biraz farklı oldukları için (örneğin daktiloyla yazılan 'a' karakteri ve bunun el yazısı karşılığı), bu karakterlerin yazımını öğrenmek için internet sitelerine veya yardımcı kitaplara başvurmanız gerekebilir. Ayrıca her hecenin telaffuzunun da doğru öğrenilmesi gerekir. Japonca'daki bütün sözcükler bu hecelerin bir araya gelmesinden oluşur. Tek bir hecenin bile söyleyişini yanlış öğrenmek konuşmanızın zor anlaşılmasına, dolayısıyla sözlü iletişimin aksamasına yol açacaktır.
Hiragana'yı öğrenmek veya öğretmek çok zor değildir, bundan dolayı internette bu amaçla yayımlanan birçok [İngilizce] site ve serbestçe dağıtılan yazılım mevcuttur. Her bir karakterin söylenişini dinlemek için bu siteyi ziyaret etmenizi öneririm. 2.1 dan 2.11 e kadar olan bölümler konuyla ilintilidir. Telaffuzunuzu teybe kaydedip doğru olup olmadığını kontrol etmek faydalı olur.
Hiragana yazaçlarının çizim sırasının önemli olduğu unutulmasın. Bu meselenin önemini doktorun yazdığı reçete misali el yazılarını çözmeye çalışırken kendiniz de farkedeceksiniz. Çoğu zaman tek ipucu harflerin "akışı"dır, çünkü izlerin sırası herkeste bir tutarlılık gösterir. Çizim yanlışlarının yerleşmesini baştan önlemek için, Hiragana'ya ilk başladığınızdan itibaren bu çizim sırasına dikkat etmeniz gerekir.
1.
???????? ve
heceleri hariç her bir karakterin telaffuzu sütunlardaki ünsüzlerle satırdaki ünlüleri eşleştirmesiyle elde edilir Örnegin
/ ki / diye,
da / yu / diye okunur.
2. Her bir Hiragana hecesinin söylenişini dinlemek için bu siteyi ziyaret edebilirsiniz. Site 2.1 ile 2.11 arasındaki bölümlerle ilgilidir.
3. Görüldüğü üzere bazı eşleşmeler beklenden farklı şekilde telaffuz ediliyor. Örneğin
"çi",
da "tsu" diye sesletilir.
4. / tsu / ve / su / heceleri arasındaki telaffuz farkı da önemli.
5.
hecesi özeldir; ünlüsü yoktur, tek başına pek kullanılmaz. Genellikle başka bir heceye "n" ünsüzünü eklemek için kullanılır. Örneğin
? "kan",
? "man" diye okunur.
Katakana nedir?
Katakana hece abecesi genellikle yabancı dillerden giren sözcüklerin yazımında kullanılır. Katakana bundan başka Kanji yazaçların (karakterlerin) Çince telaffuzunu göstermek için, bazen de vurgu yapmak için (yatık yazı işlevinde) kullanılır. Farklı yazaçlara sahip olmalarına rağmen Hiragana ile Katakana aynı heceler kümesini ifade ederler. Yani Katakana yazaçları da ünlü+ünsüz biçimindeki heceleri ifade ederler. Katakana ile yazılan yabancı kökenli sözcükler bu kalıba uyabilmek için değişikliğe uğrarlar. Çoğunlukla da Japonca söylenişi kaynak sözcükten oldukça farklı olur. Yabancılar, sözcüklerin kendi anadillerindeki asıllarını, bunların Japoncasından zor çıkarırlar.
Katakana Çizelgesi
Katakana'yı öğrenmek Hiragana'ya göre biraz daha zor. Daha az sayıda sözcük için kullanılır, yazı içinde göz aşinalığı oluşturacak kadar bulunmaz. Katakana yazaçların çizimini öğrenmek için daha önce verdiğimiz sitenin Katakana bölümünden faydalanabilirsiniz.
Japonca'da boşluk yok; bazı durumlarda
yazacı boşlukları belirtmek için kullanılır. Örneğin "rock and roll"
?????????? şeklinde yazılır. Bu yazımı kullanmak kişinin isteğine bağlıdır, çoğunlukla yazıda boşluklar belirtilmez.
Notlar
1. Heceleri Hiragana ile aynıdır.
2. Hiragana
yazacı sadece "vo" ilgeci işlevinde kullanılır, dolayısıyla Katakana eşdeğeri
yazacına ihtiyaç yok. Demek ki
yazacını gözardı edebiliriz.
3.
???????? ve
yazaçları birbirine çok benzer. Temel fark ilk ikisinde çizilen yayların daha "yatay" olması. Son ikisinin yayları da daha "dikey". Bu yazaçları karıştırmamak için bir süre çalışmak gerekir.
4.
???? ve
yazaçlarına, ayrıca
???? ve
yazaçlarına da dikkat etmeli, birbirine çok benziyorlar. Bunlarla ilgili bir önerimiz malesef yok.
5.
yazacı bazı yerlerde boşluk belirtmek için kullanılır.
Uzun Ünlüler
Sesleri uzatmak Hiragana'daki gibidir, farklılık sadece yazımda ortaya çıkar. Uzun ünlülerin yazımı Katakana'da çok basittir. Ünlüleri uzatmak için tek yapmak gereken Katakana yazacının sonuna ? şeklinde bir tire eklemek.
Özet
1. Katakana ile yazılan tüm ünlüler tire ile uzatılır. Örneğin İngilizce "cute" (kyuut okunur) sözcüğü
??? biçiminde yazılmakta.
Küçük
????????
Hiragana'nın ifade ettiği ses kümesi oldukça sınırlıdır. Japonca'ya sonradan giren seslerin yazımı için yeni kombinasyonlar türetilmiştir. En çok / ti / di / hecelerinin (/ çi / tsu / hecelerinin varlığı yüzünden) ve
hecesi haricinde / f / ünsüzünün eksikliği hissedilir. / Ş / c / ç / ünsüzleri ile / e / ünlüsüden oluşan heceler de yok. Bu eksiklikleri gidermek için yazıya beş ünlünün küçüğünü ekleme yoluna gidilmiştir. Aynı şey kullanımdan kalkan karakterlerin yerine yazılan / w / sessizi için de yapılmıştır. Bununla birlikte / v / ünsüzünü belirtmek için ünlülere uygulanan çift taksim işareti ise Japonların / v / ünsüzünü telaffüz etmede çektiği güçlük sebebiyle pek kullanılmamaktadır. Japonlar İngilizce kökenli "volume" sözcüğünü "bolyuumu" (?????) olarak telaffuz eder. Benzer biçimde votka sözcüğü
??? olarak değil de "wokka"?????) olarak söylenir. "Violin" (keman) sözcügü de
???? yahut
????? şeklinde yazılabilmekte. Aslına bakılırsa keman sözcügünün yazım şekli pek fark etmez, Japonlar bu sözcüğü her zaman / b / sesiyle telaffuz ederler. Japoncanın kısıtlı sesletme olanakları dolayısıyla yazıya sonradan eklenen yazaçlar aşağıdaki çizelgede açık renkle gösterilmiştir. Halihazırda mevcut olan yazaçlar gerektiği yerde yeniden değerlendirilmiştir.
Notlar
1. Buraya dikkat, / wu / diye bir hece yok. İngilizce'den gelme "woman" sözcüğü de zaten "u-man"
??? şeklinde yazılır.
2. / tu / sesinin
? ile karşılanır. Ancak bu yazımın yerleşmesinden önce Japonca'ya giren yabancı sözcükler / tsu / hecesiyle yazılır. Örneğin "tool" hala
?? olarak, "tour" da hala
?? olarak yazılmakta.
3. Bu yazımların bulunmadığı eski günlerde, ihtiyaçları karşılamak için telaffuz dikkate alınmaksızın her zaman mevcut tablo kullanılırdı. Eski binaların üzerinde, yeni yerleşen
????? yazımı yerine, hala
???? yazımını görebiliriz. Bu satırların yazarı da tesadüf eseri böyle bir yerde, Tokyo İstasyonu'nun karşısındaki Şin-Maru binasına çalışmakta. Ancak binanın yıkımı gündeme geldiğinden işyerinin taşınması sözkonusu. İlginç bir tezat, Şin-Maru'nun yazımı
? "yeni" anlamındakı Kanjiyi içerir. Öğrendiğimize göre bina daha önce de yıkılmış ve yenisi yapılmış.
Katakana Sözcüklere Örnekler
Aşağıda İngilizce'den gelme yazımı Katakana olan sözcükler yer alıyor. Telaffuzları çok değiştiği gibi anlamları da farklı olabiliyor. Şunu da belirtelim, İngilizce dışında dillerden gelme Katakana sözcükler de var.
???? Amerika
??? Rusya
????? (cunning) hilekar
??? tur
?????? (salary man) şirket çalışanı
?????? Mozart
?????? (klaxon) korna
??? ya da
? sofa
?????? Halloween
??????? (fried potato) patates kızartması
Kanji Nedir?
Japonca'da adlar, sıfat ve eylem kökleri Çin yazısı olan Kanji ile yazılır. Çoğu belirteç de Kanji ile yazılır. Japonca yazıdaki tüm sözcükleri okuyabilmek için Çin yazısı kökenli yazaçları (karakterleri) bilmek gerekir. Ancak Kanji ile yazılmayan sözcükler de var. Örneğin "olmak" eylemini anlatan bir Kanjinin bulunmasına rağmen, bu sözcük her zaman Hiragana ile yazılır. Çocuklara yönelik kitaplarda ve çok sayıda Kanji bilmesi beklenmeyen okurlara yönelik metinlerde de sözcükler Hiragana ile yazılır. Bu istisnalar hariç sözcüklerin çoğunluğunun Kanji ile yazılır.
En kısa zamanda "gerçek" Japonca okuyabilmenize yardımcı olmak için Kılavuzun başından itibaren Kanji kullandık. Burada Kanji'nin özelliklerine ve öğrenme yöntemlerine biraz değinmek istiyoruz. Kanji'yi öğrenmek zordur ama imkansız değildir. Kanjilerin belleğe sağlam şekilde yerleşmesi için yoğun ve uzun süreli bir çalışma gerekir. Bundan kastımız hergün beşer saat çalışmak değil; bir Kanji ile tanıştıktan sonra iyice öğrenildiğinden emin olana kadar ayda bir defa çizimini çalışmak. Zor olan Kanji öğrenimini ileri seviyelere ertelemenin bir faydası yok. Öğrenilen her yeni sözcükle birlikte onun Kanji yazımı da çalışılırsa bu dev iş üstesinden gelinebilecek ufacık parçalara bölünmüş olur. Böylelikle evvelce öğrenilen Kanjilerin bir araya gelmesinden oluşan yeni sözcüklerin öğrenimi de kolay olur. Kanjileri çalışmaya sonradan başlamak bu fırsatı kaçırmak demek.
Kanji'yi Öğrenme
Kanji'yi öğrenmek için faydalı kaynaklar ücretsiz olarak internette var (Jim Breen's WWWJDIC). Bu sitede çok kapsamlı bir Japonca-İngilizce sözlüğün yanında 1,945 couyo Kanjinin (bilmeniz gerektiği kadarı) çizimini de gösterilmektedir. Özellikle yeni başlayanlar için Kanjilerin çizimini tekrar tekrar çalışmak en iyisi. Kanji parçalarını bütüne oranla çok büyük veya çok küçük olmayacak şekilde dengelemek de önemli. Kanjileri asıllarına çok yakın şekilde taklit ettiğimizden emin olalım. Uzun süreli çalışma Kanji çizimine dair bir hissin yerleşmesini sağlar. Şunu da belirtelim, bu kılavuzda kullanılan tüm Kanjileri kopyala/yapıştır yöntemiyle WWWJDIC kaynağında sorgulamak mümkün.
Kanjilerin Sesletimi
İstisnalar hariç her bir kanjinin
??? ve
?????? adında iki sesletimi vardır.
Çince,
ise Japonca sesletimin adıdır. ?? olarak adlandırılan bileşik sözcüklerin içindeki Kanjiler
ile sesletilir, tek başına kullanılan Kanjiler ise genellikle
ile sesletilir. Örneğin
????? tek başına
siyle,
? sözcüğünde ise
siyle sesletilir (bu örnekte
??).
Bazı kanjiler (özellikle yaygın kullanımı olanlar) birden fazla
ve
ye sahip olabilir. Örneğin
? sözcüğünde
?? değil de
? olarak sesletilir. Bazı bileşimlerin de simgelerin ayrı ayrı sesletimleriyle ile ilgisi olmayan sesletimleri var. Bunların sesletimlerini ayrıca ezberlemeli. Neyse ki bu istisnalar çok az ve nadiren karşımıza çıkar.
??? sıfat ve eylem çekimlerinde de kullanılır. Okurigana adı verilen bu yazımda sözcüklere kana ile yazılan çekim ekleri eklenir. Kökün sesletimi aynı kalır. Örneğin
?? eyleminin geçmiş zaman çekimi
?? dır. Eylem değişikliğe uğamış, ancak kökün
olan okunuşu değişmemiştir; güzel ve emniyetli bir kullanım. Okurigana ayrıca geçişli ve geçişsiz eylemlerin ayırt edilmesinde kullanılır (bu konuya sonra geleceğiz).
Söyleme kolaylığı elde etmek için bileşik sözcüklerdeki Kanjilerin sesletimleri bazen değişikliğe uğrar. / h / ünsüzünün / b / veya / p / ye dönüşmesi,
nun da
ya dönüşmesi olağandır. Örnek:
??????? ve
? sözcükleri.
Karşılaşacağımız başka bir güçlük de söylenişleri aynı, anlamları hemen hemen aynı bazı sözcüklerin küçük anlam farkına dikkat çekmek için farklı Kanjilerle yazılmaları. Örneğin hem
????? hem
????? dinlemek anlamında sözcükler. Aradaki tek fark
? sözcüğünde dinlenen şeye daha fazla dikkat edilmesidir. Müzik dinlemeyi belirtmek için
? tercih edilir.
? "sormak" ve "duymak" anlamına gelilir; ancak
????? sadece "sormak" anlamına gelir.
? nın yaygın başka kullanımı da film izleme sözkonusu olduğunda
? olarak yazılmasıdır. Başka ilginç bir örnek de
????? olarak yazıldığı zaman "yazmak", ??
? olarak yazıldığı zaman "çizmek" anlamına gelmesidir. Ne var ki roman sahnesi gibi soyut bir görüntü tasvir edildiği zaman
? sözcüğü
?? olarak okunur. Anlamın aynı olduğu fakat mancinin birkaç okunuşun olduğu durumlar da vardır;
? sözcüğü
?????????, veya
??? olarak okunabilir. Bu örnekte hangi okunuşu seçtiğiniz önemli değil, ancak bazı okunuşlar duruma göre tercih edilebilir.
Son olarak ? simgesi var ki aslında bir Kanji değil. Bir önceki simgenin tekrarı yerine yazılır. Örneğin bu simgeyi kullanarak
??????????? ve
? sözcüklerini
??????????? ve
? şeklinde yazabiliriz.
Japonca bilgi seviyesi arttıkça Kanji'nin bu saydığımız özelliklerinin dışında birçok hoş sürprizi ve kolaylığı karşımıza çıkar. Kanji'nin çok zor olduğu korkusuna kapılmayalım. Sözcüklerin genelde tek Kanji yazımları var. Kanjilerin farklı sesletimleri de nadiren ikiden fazla olur.
Niçin Kanji Kullanılır?
Yaygın bir görüşe göre onbinlerce ideogramın (anlam değeri olan şekil) bulunduğu abeceler çağın gerisindedir, yazı yazmak için gereksiz yere karmaşıktır. Her harfin bir ses değeri olduğu öğrenmesi ve yazması kolay sesçil abeceleri kullanmak en çağdaş yazı yöntemdir. Ne var ki sesçil abeceler her dil için uygun ve yeterli olmuyor. Çince gibi her sözcüğün tek heceden oluştuğu sesdeş sözcükleri çok olan diller, yazıda ses unsurundan çok, anlamı kayda almanın ihtiyacını duyarlar. Japonca Çince'den çok sözcük almıştır ancak Çince ile akraba bir dil değil. Aslına bakılırsa Japoncanın ideogramlara Çince kadar gereksinimi yok. Biz burada binlerce yıl önce yapılmış tercihleri tartışmak yerine Kanji öğrenmenin Japonca öğrenenler için neden gerekli olduğunu göstermeye çalışacağız.
Japonca'nın uzun yıllar önce Çin yazısından Latin harflerine geçmiş olması gerektiğine inananların sayısı günümüzde hayli kabarık. Yakın zamanda Koreliler Çin yazısını terk edip kendi intiyaçlarına göre bir abece bularak yazıda kolaylık sağladılar. Japonlar niçin böyle yapmadı? Aslında Japon hükümetinin İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Latin harflerine geçmek için başarısız olan bir çalışması var. Bu başarısızlığın sebebi basit bir gerçeğe dayanıyor. Belli müddet bilgisayar ortamında Japonca yazmış herkes bunu bilir. Japonca sözcükler önce Hiragana ile yazılır, her sözcüğün sonunda otomatik olarak sunulan olası Kanji karşılıklardan biri seçilir. Genellikle iki ve daha fazla seçenek var. Seçeneklerin sayısı ona kadar çıktığı da görülür (örn. kikan yazmayı deneyelim). Japonca'nın ses yapısındaki kısıtlamalar sesdeş sözüklerin çok olmasına sebep olmakta. Farklı hece sayısı çok kısıtlı, sadece 46 Hiragana yazacı (karakteri) var, hatırlatırız. Korece için ise durum farklı. 14 ünsüz ve 10 ünlü var, ünsüz+ünlü şeklinde 140 hece elde edilir. Hecelere ikinci ve üçüncü ünsüz eklemek mümkün; basit bir hesapla olası hece sayısını 1960 olarak buluruz. Korece'de bunların sadece bir kısmı var, ancak bu kadarı bile sesdeş sözcüklerin sayısını az tutmak için yeterli. Dolayısıyla Korece sesçil bir abece kullanmaya müsait bir dil. Buldukları abece gayet hızlı okunabiliyor. Konuşma hızından daha hızlı okumak için, her sözcüğü hemen tanımak için yardımcı görsel ipuçlarına gereksinim duyulur. Türkçe'de yazı içinde hızlıca ilerlemek için sözcüklerin genel hatları ipucu olarak kullanabiliyor. Küçük bir örnek: "Sealm, söczülkeri ynlıaş yamzama ramğen, ynie de bu tmcüeyi okyaubliyior mnusuuz?". Korece bir metin de aynı görsel yardımı sağlayabiliyor çünkü abecesinde görsel farklılık meydana getirecek yeteri sayıda farklı yazacı var. Japonca ise aynı görsel yardımı ancak Kanji ile sağlar; Kanji olmadan metin içinde hızlıca ilerlemek mümkün değil. Sadece Kana ile yazılmış bir yazı yavaş okunur. Okuyucu sık sık duraksayıp, sözcüğün anlamını çözmek için bağlamı gözden geçirecektir. Özetle, Kanji olmadan Japonca'yı yazıya aktarmak verimli olmaz. Kanji'den vazgeçmek yakın gelecekte mümkün görülmediğinden Japonca'sını ilerletmek isteyenler için Kanji öğrenmek şart.
Bundan sonrası sizin sorularınıza ve benim cevaplarıma kalıyor
Aklınıza takılan ya da anlamını öğrenmek istediğiniz kelimeyi cümleyi sormak size kaldı ,cevaplamak bana
Not : Eğer yazıdaki Japonca işaretleri göremiyorsanız
buraya uğramalısınızdır.
Kaynak :
Wikipedia ve
Tae Kim'in Japonca Klavuzu
Altay ve Ural Altay dil grubuna sahip olan bir medeniyete mensup olduğumuz için kore, çin ve japon dillerinede çok sempati duyuyoruz. Umarım bir gün batılı dilbilimci ve tarihçilerin hegemonyasından kurtulan gerçek tarih insnlara anlatılır ve Hint-Avrupa dil grubu diye adlandırılan uydurma bir grup olmadığını, tüm dünya dillerinin ilk Asya insanı ve bir adım ilerisindeki Ön Türklerin dünyaya yaydığı bugün neredeyse tüm doğulu dilbilimci ve tarihçilerince desteklenen gerçekler ortaya konularak anlaşılır. 2004 senesinde avrupanın kökenini oluşturan özelliklede Romanın külleri üzerien kurulduğu, Etrüsklerin konustuğu ve yazıştığı dilin 15bin sene evvelinde Orta asya ve devamında Anadoluda o zaman konusulan Ön Türk dili olduğu kesinlik kazanmıstır. Bu sayede Hint Avrupa dil grubu diye adlandırılan çakma ve uydurma kalıp yıkılmıs ve kendini herzaman asyadan soyutlayan asil, sayın Avrupalılar tarihsiz, dilsiz kalmıstır. Kısacası İlk yazı olan resim yazıları ve devamında gelen, genelde Runic denilen, bizde ise Damga yazısı denilen yazının ÖnTürkler tarafından geliştirildiği tam olarak anlasılmıstır. Ama milli şuur sahibi o kadar çok az tarihçiye sahibiz ki hepsi avrupalı tarihçilerin ağızlarına ve yazdıklarına bakarak hatta okul kitaplarımızı onlarınkinden çevirerek tarih adamı oluyorlar.